Diyarbakır’da kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran’ın babası Arif Güran’ın çelişkili ifadeleri kafaları karıştırmaya devam ediyor. Duruşmaya sayılı günler kala Arif Güran’ın jandarmaya verdiği ilk ifade ortaya çıktı. “Kendimden şüphelenirim ama kardeşlerimden şüphelenmem.” diyen Güran’ın Narin’in kaybolduğu gün jandarmaya verdiği ifadede farklı konuştuğu ortaya çıktı.
Diyarbakır’da Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos’ta kaybolan ve 8 Eylül’de Eğertutmaz Deresi’nde cansız bedenine ulaşılan Narin Güran cinayetine ilişkin yeni bir tutanak ortaya çıktı.
Munzur Press’ten Ferit Demir’in haberine göre, Narin Güran’ın babası Arif Güran’ın kızının kaybolduğu 21 Ağustos’ta jandarma tarafından kayda alınan yüz yüze görüşme tutanağındaki ifadeleri dikkat çekti.
Arif Güran’ın verdiği yüz yüze mülakatta; kızının kaybolduğu ilk gün; üvey annesi Süleyha Özkan’ın evine geldiğini, daha sonra sonra ise bir daha evlerine gelmediğini dile getirdi.
Evde olduğu sırada insanların hal ve hareketlerini gözlemlemeye başladığını kaydeden Güran, “2-3 gün kendisi, kız kayıp olmasına rağmen bu şahsın evlerinin önünü sildiğini, yıkadığını, saman torbalarını taşıdığını, rahat bir tavır ve hareketlerde olduğunu fark ettim. Konuşmalarında kendisini saflığa vurarak konuştuğunu anladım.” dediği tutanağa yansıdı.
Güran, üvey annesinin ve üvey kardeşleri Ömer ve İbrahim Güran’ın tavırlarını ve hareketlerini beğenmediğini dile getidi.
Arif Güran’ın tutanaklara yansıyan ifadesinde, “Düğün davetiyesinin dağıtılması hususunda kardeşim Barış Güran’ın Derik tarafına davetiye dağıtmaya gittiğini, oğlu olan Hüseyin Güran 21 Ağustos’ta yani Narin’in kaybolduğu gün nasıl ve kimle gittiğini bilmiyorum.” dediği öğrenildi.
Hüseyin Güran’ın Mardin/Derik ilçesine gittiğini, kendisinin neden babası ile gitmediğini, dönüşte de Hüseyin Güran’ın babasını arayarak “Beni de Derik’ten alın ve Diyarbakır’a götürün” dediğini öğrendiğini sözlerine ekleyen Arif Güran, Hüseyin Güran’ın kim ile gittiğini bilmediğini öne sürdü.
“Bu hususları yeğenim Uğur Güran bana 28 Ağustos’ta söyledi. Bende ona kızdım neden şimdiye kadar söylemedin dedim. O da bilemediğini söyledi.” diye konuşan Arif Güran, bu hususlardan dolayı yeğeni Hüseyin Güran’dan şüphelendiğini dile getirip “Uğur Güran’ın ifadesinin alınmasını istiyorum.” dediği ortaya çıktı. “Kendimden şüphelenirim ama kardeşlerimden şüphelenmem.” diyen Arif Güran’ın kardeşi Barış Güran’ın arama sırasında kendilerini köyün alakasız yerlerine yönlendirdiğini ve kardeşinin anlamsız konuşmalarından şüphelendiğini dile getirdi.
Üvey annesinin olay günü saat 17.00 ile 18.00 arası saman doldurduğunu ve bu süre zarfında okulun oradan kimsenin geçmediğini iddia ettiğini, Narin’in yanlış yol kullanmayacağını savunan Arif Güran, “Ben artık kimseye güvenmiyorum artık bundan sonra huylandığım herkesi söyleyeceğim.” dediği kaydedildi.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan 23 şüpheliden aralarında amca Salim, anne Yüksel ve ağabey Enes Güran ile komşuları Nevzat Bahtiyar’ın da bulunduğu 12 kişi tutuklanmıştı.Salim, Yüksel ve Enes Güran ile Nevzat Bahtiyar hakkında yürütülen soruşturma tamamlanmış, 4 sanık hakkında “iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle hazırlanan iddianame, Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesince 23 Ekim’de kabul edilmişti.Sanıkların yargılanmasına 7 Kasım’da başlanmış, 3 gün süren ve sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verilen duruşma 26 Aralık’a ertelenmişti.