Sovyetler Birliği çöktüktükten sonra, İsrail Kafkasya ve Orta Asya ülkelerinde uzun bir zamandan beri faaliyet yürüttüğünü biliyoruz. Coğrafi olarak Orta Asya’dan uzak olmasına rağmen, İsrail’in bölgedeki faaliyetleri giderek artması dikkat çekicidir. İsrail’in Kafkasya ve Orta Asya’ya olan ilgilisi, bölgenin zengin kaynaklara ve ucuz işgücüne sahip olmasının yanısıra, jeopolitik olrak da kendisine alan açmak istiyor. Böylece bölge ülkeleriyle kalıcı diplomatik ilişkiler geliştirerek, izole bir ülke imajını değiştirmeye çalışıyor. Ayrıca Orta Asya’daki Yahudilerin göç etme isteğini azaltmayı umuyor. Orta Asya’daki Yahudi nüfusu Orta Asya’daki Yahudi nüfusu iki gruptan oluşur. İlki ‘’Buhara Yahudileri’’ diğeri ‘’Aşkenaz’’ Yahudileri’dir. Buhara Yahudilerinin bölgedeki varlığı uzun yüzyıllara, Aşkenaz Yahudilerinin ise, Rus işgaline dayanır. Sovyetler Birliği’nin dağılması ve bölgenin uzun zamandan beri yaşadığı sosyopolitik krizlerin ardından Orta Asya’daki Yahudi nüfusu hızla azaldı. Bazı kaynaklara göre, 2021’de Orta Asya’da 27.500 Yahudi yaşıyordu. Bugün ise, çoğunluğu Özbekistan’da olmak üzere Orta Asya’daki toplam Yahudi nüfusu 13.000 dolayında olduğu tahmin ediliyor. Ekonomik ve güvenlik ilişkiler Ekonomi ve güvenlik her ülkenin vazgeçilmez en temel konusudur. İsrail, özellikle savunma alanında Orta Asya ülkeleri için vazgeçilmez olmaya çalışmaktadır. Bu bağlamda İsrail Meclis Başkanı Amir Ohana 8 Nisan 2025’te Kazakistan’ı ziyaret etti. Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev: ‘’İsrail ile ekonomik iş birliği, yatırım fırsatları ve ortak projeler geliştireceklerine özel önem verdiğini’’ vurguladı. Toplantıda su kaynaklarının yönetimi konusunda işbirliği anlaşması imzalandı. Tokayev’in İsrail’in bu alandaki ileri teknolojilerini övmesi dikkat çekiciydi. (9 Nisan 2025 The Astana Times) İsrail sadece Kazakistan’da değil, Türkmenistan, Azerbaycan ve diğer bölge ülkelerinin hepisiyle savunma başta olmak üzere çok yönlü ilişki geliştiriyor. Ululararası ilişkiler açısından bir devletin diğer devletlerle ilişki geliştirmesi son derece normaldir. Ancak sorun İsrail, normal bir devlet değildir. Çünkü ilişkide olduğu bir ülkenin diğer ülkelerle ilişkilerini bozan bir özelliği vardır. Örneğin, Afrika Birliği üyesi olan Mısır ile Etiyopa ilişkilerini sürekli geren İsrail’dir. İsrail, Etiyopya ile özel ilişkilere sahiptir. Bu nedenle Baraj sorunu başta olmak üzere iki ülke ilişkilerini devamlı kışkırtır. 2019’da Rönesans Barajını koruması için tuttu Etiyopya’ya füze sattı. İki ülke arasında zaten var olan kriz daha da derinleşti. Dolayısıyla Afrika ülkeleri arasında sürekli fitne çıkartan İsrail, Kafkasya ve Orta Asya ülkeleri arasında da çıkartabilir. Ayrıca hem Türk Devletler Teşkilatının geleceği açısından hem de Müslüman Türk Devletlerinin Türkiye ile olan bağlarını manipüle edebilir. Çünkü Türk Devletleriyle her alanda güçlü ilişkilere sahip bir Türkiye’nin dış politikada elini daha da güçlendirecektir. Bu da İsrail’i tedirgin etmektedir. Onun için İsrail’in Kafkasya ve Orta Asya faaliyetleri dikkatle takip edilmelidir.