Ünlü köşe yazarı Thomas L. Friedman, Başkan Trump’a hitaben kaleme aldığı yazısında, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun liderliğindeki hükümeti sert bir şekilde eleştirdi. ABD-İsrail ilişkilerinde yeni bir eşik Yazısında, Trump’ın Netanyahu ile görüşmemesini takdirle karşılayan Friedman, “Bu hükümet bizim müttefikimiz değil” ifadelerini kullandı. Friedman’a göre, Netanyahu’nun izlediği aşırı sağcı ve milliyetçi politikalar sadece Filistinlilere değil, ABD’nin bölgesel çıkarlarına da zarar veriyor. “Netanyahu seni kuklası sanıyordu ama ona öyle olmadığını gösterdin,” diyen Friedman, bu tutumun Tel Aviv’de paniğe yol açtığını savundu. ‘İsrail halkı değil, bu hükümet tehdit’ Friedman, İsrail halkının büyük bölümünün ABD ile dostane ilişkileri sürdürmek istediğini belirtse de, mevcut hükümetin bu anlayışı temsil etmediğini vurguladı. Netanyahu yönetiminin önceliğinin barış değil, işgal ve ilhak olduğunu savunan yazar, Gazze’deki saldırıların ve Batı Şeria’daki genişlemelerin İsrail’in uluslararası izolasyonunu artırdığını söyledi. ABD’nin bölgesel stratejisi tehlikede Friedman, Nixon-Kissinger döneminde kurulan ABD-Arap-İsrail iş birliği modelinin Netanyahu yüzünden sarsıldığını ifade etti. “İki devletli çözüm fikrine dayanan bu sistem, barış ve güvenliği mümkün kılmıştı. Ancak Netanyahu bu yapıyı reddederek bölgesel mimariyi çökertiyor,” dedi. Yazar, Biden yönetiminin Suudi Arabistan ile İsrail arasında normalleşmeyi teşvik ettiğini, ancak Netanyahu’nun kişisel çıkarlarını ön planda tutarak bu fırsatı engellediğini öne sürdü. “Yolsuzluk suçlamalarıyla karşı karşıya olan Netanyahu, siyasi geleceğini kurtarmak için barışı feda etti,” ifadelerine yer verdi. ‘Netanyahu’nun Gazze planı kalıcı işgal’ Gazze’ye yönelik askeri operasyonların yalnızca Hamas’a değil, sivil halka da büyük zarar verdiğini belirten Friedman, İsrail’in hedefinin Hamas’ı devirmek değil, Filistinlileri bölgeden çıkarmak olduğunu iddia etti. Bu yaklaşımın hem İsrail’i hem de bölgeyi kalıcı bir istikrarsızlığa sürükleyeceği uyarısında bulundu. Friedman, İsrail hükümetinin politikalarının Ürdün ve Mısır gibi kilit ABD müttefiklerinin de güvenliğini tehdit ettiğini belirtti. “Bu, Akdeniz kıyısında yeni bir Vietnam yaratır,” diyen Friedman, Biden yönetimini uyardı: “Bu süreci körü körüne desteklemek, ABD’nin bölgedeki tüm çıkarlarını riske atar.” ‘Gözlerimizi kaçırmayalım, bu savaşı biz yürütüyoruz’ Friedman, yazısını Haaretz gazetesinin çarpıcı başyazısıyla tamamladı: “İsrail Hava Kuvvetleri, yaşları 3 ila 14 arasında dokuz çocuğu öldürdü. Artık gözlerimizi kaçırmamalıyız. Bu savaşı biz yürütüyoruz. Uyanmalı ve haykırmalıyız: Savaşı durdurun.” ABD-İSRAİL KRİZİNDE YENİ PERDE: TRUMP NETANYAHU’YU GÖZDEN ÇIKARDI ABD’nin İsrail’e yönelik tarihsel müttefikliği derin bir kırılmayla karşı karşıya. Thomas L. Friedman’ın sert uyarılarının ardından, İsrail basını da Netanyahu’nun artık Washington’da istenmeyen adam ilan edildiğini yazıyor. Trump yönetimi ise Ortadoğu’daki yeni planlarını Netanyahu’suz yürütme kararlılığında. Friedman’dan sert uyarı: Netanyahu ABD’nin müttefiki değil ABD’li köşe yazarı Thomas L. Friedman, New York Times’taki makalesinde, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun yönetimini “Amerika’nın müttefiki değil, tehdidi” olarak tanımladı. Başkan Trump’a hitaben kaleme aldığı yazıda Friedman, Netanyahu’nun aşırıcı ve kişisel çıkar temelli politikalarının yalnızca Filistinlileri değil, ABD’nin bölgedeki istikrarını da hedef aldığını söyledi. Friedman’a göre Netanyahu hükümeti, artık iki devletli çözümü dışlamış, Batı Şeria’yı ilhak etmeyi ve Gazze’yi kalıcı olarak işgal etmeyi hedefleyen radikal bir yola sapmış durumda. Bu yönelimin Amerikan dış politikasına ve bölgesel güvenlik mimarisine büyük zarar verdiği uyarısında bulundu. İsrail basını: Trump’ın sabrı tükendi, Netanyahu artık oyunun dışında Friedman’ın analizini doğrular şekilde, İsrail medyasından da dikkat çekici haberler geldi. Israel Hayom ve Walla News gibi kaynaklara göre, Trump yönetimi artık Netanyahu ile ilerleme niyetinde değil. Trump’ın, İran’la müzakereler, Yemen’de Husilerle ateşkes ve Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz’ın görevden alınması gibi gelişmelerde Netanyahu’nun tutumundan rahatsız olduğu ve sabrının taştığı belirtiliyor. Israel Hayom’dan Ariel Kahane’ye göre, Trump, Netanyahu’nun ABD’yi İran’a askeri saldırıya zorlayan politikasına öfkeli. Trump artık Suudi Arabistan başta olmak üzere Ortadoğu’daki stratejik hamleleri Netanyahu’yu dışlayarak yapma kararı aldı. ‘Anlaşmaları televizyondan öğrendik’ Walla yazarı Barak Ravid’in aktardığına göre, İsrail hükümeti, ABD’nin Yemen’de Husilerle vardığı ateşkesten tamamen habersizdi. İsrailli yetkililer, “Trump bizi bilgilendirmedi”, “Anlaşmayı televizyondan öğrendik” gibi ifadelerle hayal kırıklığını dile getirdi. Bu durum, Tel Aviv ile Washington arasındaki koordinasyon eksikliğini ve güven bunalımını gün yüzüne çıkardı. Ravid ayrıca, Netanyahu’nun özel temsilcisi Ron Dermer’in İran, Gazze ve esirler konusundaki diplomatik çabalarının başarısız olduğunu yazdı. Netanyahu için alarm zilleri: Müttefiklik ilişkisi çözülebilir mi? Trump’ın Netanyahu’yu dikkate almayan yeni Orta Doğu stratejisi, yalnızca kişisel bir çatışma değil; aynı zamanda ABD-İsrail ilişkisinde tarihsel bir kırılmaya da işaret ediyor. Artık Washington, Tel Aviv’e danışmadan adımlar atıyor; bu durum, Netanyahu’nun bölgede yalnızlaştığını ve stratejik ağırlığını yitirdiğini gösteriyor. Friedman’ın deyimiyle; “Eğer bu çizgide ısrar edilirse, Yahudi devleti kendini parya bir rejim olarak bulabilir.” Ve Trump’ın sessiz resti, bu olasılığı hiç olmadığı kadar somut hale getiriyor.